Son yıllarda, teknoloji dünyası yapay zeka ve artırılmış gerçeklik konularının sıklıkla konuşulduğu bir dönem oldu. Peki bu iki kavram hayatımıza ne gibi dokunuşlar yapacak?
Yapay zeka neler değiştirebilir?
Yapay zeka, son dönemde akıllı telefonlarla birlikte hayatımızda daha belirgin bir hal almaya başladı. Peki yapay zeka nedir? Yapay zeka, bir bilgisayarın, bilgisayar kontrolündeki bir robotun veya çeşitli faaliyetleri zeki canlılara benzer şekilde yerine getirme yeteneğidir. NPU (Neural Network Processing Unit) adı verilen bu birimler standart CPU çalışma mantığından daha farklı çalışır. NPU birimleri için “insan beyni gibi” benzetmesi de yapılmaktadır. Bu birimler bir işlemi gerçekleştirmek için bir komut dizgisi ihtiyacı duymazlar.
Farklı tiplerde yapay zeka tasarımları tarih boyunca karşımıza çıkmıştır. 1997 yılında, IBM’nin geliştirdiği Deep Blue isimli yapay zeka, dünyanın en iyi satranç oyuncusu olan Garry Kasparov’u yenerek yapay zekanın dilden dile yayılmasını tetikleyen gelişmelerden birini yapmıştı. Bu reaktif yapay zeka bir hafıza veya ön tanımlı veriye ihtiyaç duymayan bir yapıdaydı.
Sınırlı belleğe sahip yapay zeka tasarımları ise, belirli koşullar için ön tanımlı olarak tasarlanan senaryoları yerine getirebilir. Otomatik sürüş desteği sunan araçlar, akıllı telefonlardaki sanal asistanlar bu konuda iyi örnekler olabilir. Olası senaryolara karşı geçmiş hafızadan karşılıklar veren bu yapay zeka tipi belleğe ihtiyaç duyar.
Bir diğer tip yapay zeka örneği ise henüz hayatımıza tamamen girmemiş ve bilim-kurgu filmlerinden aşina olduğumuz zihinli yapay zeka modeli. İnsanların seslerini, mimiklerini ve tepkilerini tanımlayan bu zeka türü yakın gelecekte karşımıza çok daha fazla çıkabilir.
Akıllı telefonlarda yer alan yapay zeka modülleri ise öncelikli olarak tanıma, tanımlama ve analiz gibi işlemlerde kullanılıyor. Apple’ın A11 işlemcisi ve Huawei Kirin 970 işlemcisi şu anda NPU birimlerine sahip ilk modeller.
Bu telefonlar ilerleyen zamanlarda yazılım desteğini de aldıkça hayatımızda zaman kazandırıcı işlemleri üstlenebilir. Bunlar işlem olarak basit ancak zaman tasarrufu açısından avantaj sağlayacak işlemler olacaktır. Bulunduğunuz konuma göre telefon profilleri değiştirme, rota belirleme, takvim takibi gibi özellikler önemli detaylar arasında yer alıyor.
Dikkat çeken bir diğer teknoloji ise artırılmış gerçeklik. Augmented Reality olarak adlandırılan bu teknoloji, gerçek ortamda sanal geliştirmeler ile deneyimin artırılmasını temel alıyor. Ses, video, grafik gibi dijital içeriklerin kamera yardımıyla gerçek dünya üzerinde görüntülenmesi ile elde edilen artırılmış gerçeklik deneyimi, günümüzde özellikle tasarım odaklı işlerde fayda sağlayacak gibi görünüyor.
Mimari tasarımlar, moda, dekorasyon gibi alanlarda artırılmış gerçeklik teknolojisi, işleri ve süreçleri çok daha kolay ve hızlı bir şekilde yapılabilir hale getiriyor. Yukarıdaki görselde de göreceğiniz üzere özellikle perakende sektöründe AR teknolojisi büyük kolaylık sağlayacak.
AR teknolojisi oyunların da çok daha eğlenceli ve gerçekçi olmasını sağlayacak. Gerçek ortamlarda sanal görüntülerin bir araya geleceği bu oyunlar, oyun severlerin vazgeçilmezi olacak.
