Perakendenin dijitalleşme hızı arttı
Perakende dijitalleşerek dönüşüyor!
Perakende sektörü, 1,8 milyar kişinin istihdam edildiği 7 trilyon dolarlık küresel bir pazar. Ayrıca, dünya genelinde internet üzerinden alışveriş yapan 3,2 milyar tüketici bulunuyor. Perakendecilerin yalnızca rekabetçi fiyatlandırma, mağazaya yakınlık, kolaylık ve çeşitlilik gibi faktörler aracılığıyla değer yarattığı ve sadakat kazandığı zamanlar geride kaldı. İçinde bulunduğumuz dönem, herkese uyan tek bir iletişim ve promosyon döneminden farklı. İletişim ve pazarlama taktiklerinde kişiselleştirme, müşteriyi elde tutmak ve yenilerini kazanmak için gerekli. Perakendeciler artık mevcut müşterilerinin satın alma sıklığını artırmak ve geleneksel perakendecilerin yüksek değerli müşterilerini hedeflemek için veri ve içgörüleri kullanıyor. Bu noktada da dijitalleşme ihtiyacı ve dijital dönüşüm hareketi hiç olmadığı kadar hızlanıyor.
Akıllı mağaza uygulamaları
Çok kanallı perakendecilik sektörün ana iş modeli haline gelirken fiziksel alışveriş için talep devam ediyor. Perakendeciler de müşteri deneyimini dönüştürmek üzere akıllı mağaza uygulamalarını devreye alıyor. İşini geleceğe taşımak isteyen perakendeciler de tüm süreçlerini dijital dünya ve teknolojileri ile uyumlu hale getirmek için yarışıyor.
Akıllı deneme kabinleri, elektronik etiketler, akıllı otomatlar, akıllı aynalar ve sanal gerçeklik /artırılmış gerçeklik (VR/AR) turları gibi müşteri deneyimine odaklı birçok uygulamayı kapsayan küresel akıllı mağaza pazarı da bu doğrultuda hızla büyüyor.
2021 yılında 22,6 milyar dolar olan pazarın yıllık ortalama yüzde 25’lik bir büyüme kaydederek 2026 yılında 68,8 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
RFID ile operasyonlar hızlanıyor
Teknoloji açısından bakıldığında pazarda; yapay zekâ, IoT, AR/VR, robotik ve analitik gibi uygulamaların ön planda olduğu gözlemleniyor. Akıllı stok sistemi, akıllı raf ve dijital etiket ve akıllı raf gibi uygulamalar da giderek daha çok perakendeci tarafından hızla benimsenirken teknolojik dönüşüme de önemli bir ivme kazandırıyor.
Örneğin özellikle RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama Teknolojisi), hazır giyim perakendeciliğinde giderek yaygınlaşıyor. Fiziksel mağazayı dijital teknolojiyle donatmak, self veya mobil checkout, soyunma odalarında dijital danışmanlık gibi daha fazla hizmet sunmak için birçok şirket RFID çipleri kullanıyor. Etiketlere entegre edilen RFID çipleri, her bir ürünün dijital imzası özelliğini taşıyor. RFID, perakendecilerin şeffaf tedarik zincirleri oluşturmasına, stok seviyelerini optimize etmesine, mağaza operasyonlarının hızlanmasına satışların artırmasına yardımcı oluyor.
RFID’in yarattığı bir diğer değer de istenmeyen kayıpların önüne geçmesi. Mağaza Hırsızlığını Önleme Derneği’ne (NASP) göre her gün perakende mağazalarında 25 milyon dolardan fazla istenmeyen kayıp yaşanıyor. RFID etiketleri, mağazaların perakende satış noktalarının etrafında sanal bir bariyer oluşturmasına olanak tanıyarak bu istenmeyen kayıpları engelliyor.
Müşteri davranışlarını öğreniyor, başarıyı ölçüyorlar
Akıllı raflar ve self servis ödeme sistemlerinden mikro sipariş karşılama merkezlerindeki raf ve yer robotlarına kadar farklı teknolojiler sayesinde, perakendeciler müşteri davranışlarını öğrenebiliyor, promosyon stratejilerinin başarısını ölçüyor, ürünlerin stokta ve raflarda bulunduğundan emin olabiliyor. Yapay zeka ve mantıksal analizin gücünden yararlanan işletmeler böylelikle süreçleri hızlandırırken alışverişi daha kolay ve heyecan verici hale getiriyor.
Stoksuz satış yapıyorlar
Perakendenin online alışveriş ayağında bulut uygulamaları çoklu kanal deneyimini iyileştirmek için öne çıkarken, onu arama motorunun ve müşteri ilişkilerinin yapay zekâ destekli olarak geliştirilmesi ve kişiselleştirilmesi takip ediyor. E-ticaretteki trendlere bakıldığında “tıkla-al” uygulaması geçtiğimiz son yıllarda yaygınlaşmayı sürdürüyor. E-ticaret trendleri arasında hızlı yükseliş gösteren “fabrikadan tüketiciye” (dropshipping) ise e-ticaret yapmak isteyen kişilerin herhangi bir ürün stoku yapmadan e-ticaret sitelerinden satış yapmasına olanak sağlayarak yarattığı pazar hacmiyle online platformlar tarafından da destek buluyor.
Yapay zeka ile kişiselleştirme artıyor
Yeni teknoloji trendleriyle gelişen perakendede yapay zekâ daha kapsamlı bir kişiselleştirmeye imkân sunarken artırılmış gerçeklik (AR) teknolojileri ise daha çok ürün keşfini desteklemek için ön plana çıkıyor. Bu doğrultuda AR/VR uygulamaları nihai tüketicilere henüz geniş ölçüde ulaşmamış olsa da ticari kullanımların hayata geçtiği gözlemleniyor.