Daha hızlı ve daha kalıcı öğrenmenin sırrını sizler için açıkladık. Hızlı ve kalıcı öğrenmenin formülü için şimdi okuyun!
Hızlı ve kalıcı öğrenmenin formülü
Öğrendiklerinizi kalıcı hale getirmenin 4 adımı
Öğrenmek, hayatta kazanabileceğimiz belki de en önemli alışkanlık ve hiç bitmeyecek bir yolculuk. Yeni şeyler öğrenmek için kitap okuyor, sesli kitap ya da podcast dinliyor, video izliyoruz. Ancak çoğu zaman öğrenme süreci bunlarla bitmiyor. Çünkü her okuduğumuz ya da dinlediğimiz hafızamıza kaydolmuyor. Yapılan çalışmalara göre öğrenme piramidinde okuduklarımızın yüzde 10’unu, duyup gördüklerimizin ise yüzde 20’sini hatırlıyoruz.
Peki hızlı ve kalıcı bir öğrenme mümkün mü?
Bu soruya yanıt vermek için Ulusal Eğitim Laboratuvarı tarafından geliştirilen öğrenme piramidine biraz daha detaylı bakmak gerekiyor. Bu piramitte dinlemek yüzde 5, okumak yüzde 10, dinlemek ve izlemek yüzde 20, bizzat tanıklık etmek yüzde 30, konuyu enine boyuna tartışmak yüzde 50, öğrenileni uygulamaya geçirmek yüzde 75, öğrenileni öğretmek ise yüzde 90 etkiye sahip. Bu nedenle bilgiyi korumanın en önemli aracı öğrenileni öğretmek olarak kabul ediliyor.
Yine Ulusal Eğitim Laboratuvarı uzmanlarına göre sebeplerini de 4 maddede ortaya koymak mümkün:
Öğretmek sık tekrarı getiriyor: Öğretmenin birinci koşulu öğrenmek. Öğretmek amacıyla öğrenmek edilen bilgilerin derinlemesine içselleştirilmesini beraberinde getiriyor. Öğretmek için öğrenilen bilgilerin sık sık tekrarlanması da bilgilerin sürekli hatırlanmasına yardımcı oluyor.
Bilgiler arasındaki boşlukların farkına varılıyor: Öğretme sırasında kişi bilgiler arasındaki boşlukların da farkına varıyor ve bu boşlukları doldurmak için daha fazla araştırma yapmaya ve soru sormaya başlıyor.
Geribildirim alınıyor: Öğretmenin en büyük kazanımlarından biri geribildirim sağlaması. Öğrenen kişiler verdikleri geri bildirimlerle yeni fikirler, örnekler ve çözümlerle geliyor. Bu da zaten sahip olunan bilgileri zenginleştiriyor.
Hesap verebilirlik sağlanıyor: Kişi verdiği bilgilerden ve tavsiyelerden sorumludur. Öğretilenler için rol model olmak gerekir. Sadece Ulusal Eğitim Laboratuvarı değil ünlü fizikçi Richard Feynman da öğrenmeyi kalıcı kılmak için 4 adımlı bir strateji öneriyor. Princeton Üniversitesi’nin sınavlarına hazırlanırken geliştirdiği bu yöntemi de Feynman şöyle paylaşıyor:
-Öğrenmek istediğin konuyu seç ve onu çalışmaya başla. Öğrendiklerini bir deftere yaz.
-Çalıştığın konuyu başkalarına anlatacakmış gibi açıklamaya çalış. Açıklarken bunu mümkün olduğunca basit ifadelerle yap.
-Açıklamaya çalışırken sahip olduğun bilgide eksikler olduğunu fark ettiğinde bu boşlukları kapatmak için araştırmaya devam et. Konuyu eksiksiz anlatabilecek seviyeye gelene kadar öğrenme sürecini sürdür. Öğrendiğin her konuyu en basite indirge ve farklı konularla benzerlikler bularak bu açıklamayı pekiştir.
