İnsanlardan daha dayanıklı ve daha hedef odaklı çalışan robotlar, projeleri insan kapasitesini aşan verimlilik ve güvenlik faktörü ile tamamlayarak inşaat endüstrisindeki görev alanını süratle genişletiyor.
İnşaat endüstrisi, üretkenlik gücünün yoğun şekilde insan el işçiliğine dayanması sebebiyle otomasyonun en az yaşandığı iş alanlarından birisi. Yeni bir inşaat, yenileme ya da yıkım süreçlerinin herhangi aşamasında, robotlar bir binanın yaşam döngüsünde kritik bir rol oynamıyorlar. McKinsey’nin 2005 – 2015 yılları arasını baz alarak yaptığı bir rapora dayanan örnekte, inşaat sektörü 10 yıllık süreçte dijitalleşme ve üretim alanında sadece %4 büyüyerek en az ilerleme kaydeden endüstrilerden birisi oldu.
Ancak geliştirme aşamasında olan ve çalışma sahasında henüz görev başı yapmaya başlamış robotlar, bir devrime ihtiyaç duyan inşaat sektörü için çözüm yolu olabilir.
Robotlar neden bugüne kadar inşaat sektöründe yer almadı?
İnşaat sektörü denilince robotların faaliyet gösterdiği alanların sınırlı olması kulağa tuhaf gelse de bunun için önemli bir sebep var. İnşaat aşamasında otomasyonu zor görevler yer alıyor. Bunun yanı sıra şantiyelerin yapısı, robotik otomasyonun önündeki en önemli engellerden birisi.
Tekrar eden görevleri verimli ve güvenli biçimde tamamlama konusunda robotlar güvenli bir iş çıkarıyor. Öte yandan robotların, karlı ve üretken olabilmeleri için yeniden programlamaya ihtiyaç duymadan ya da çok az yeniden programlama ile çalışma ortamındaki gerçek zamanlı değişikliklere uyum sağlaması gerekiyor. Bugüne kadar robotların bu uyumu sağlaması zor görünüyordu ancak birkaç farklı inşaat robotu ezber bozacak performanslar sergileyerek zorlu görevler başarıyla yerine getirdi.
Robotlarla ekonomik, güvenli ve hızlı inşaat süreçleri
İnşaat sektöründe alışkanlıkları değiştirecek ve robotların endüstrideki görev alanlarını yeni aşamalara taşıyacak olan birkaç robot tipi bulunuyor. İlki, talebe göre büyük binalar inşa edebilen 3D yazıcı robotlar. Mobil bir robotik kol aracılığıyla kontrol ettiği 3D yazıcı ile robot, önceden belirlenmiş talimatlara dayalı olarak inşaatı güvenli bir binayı bütün hatlarıyla yazdırabiliyor.
Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da kullanılan inşaat robotları, su kanalları üzerine 3D yazıcılar vasıtasıyla inşa ettikleri çelik köprüler ile ne kadar verimli olduklarını kanıtladılar.
Bir diğer örnek ise tuğla döşeme ve duvar örme görevlerini gerçekleştiren inşaat robotları. Bu robotlar tek seferde tüm bir caddenin döşeme işini hızlı ve güvenilir biçimde tamamlayarak, inşaat endüstrisinde görevlerin yapılışında çığır açacak bir dönemin kapılarını aralıyor.
Binaların yıkımında görev alan robotlar, inşaat sektöründe yaşanacak robot devriminde öncüler arasında bulunuyor. İnsan çalışanlardan daha yavaş olan yıkım robotları, söz konusu güvenlik ve ekonomik unsurlar olduğunda insan çalışanlardan daha avantajlı bir konumda bulunuyor.
Şimdi sıra robot köpeklerde
Kanada’nın lider inşaat şirketlerinden birisi olan Pomerleau, internette yayınladıkları robot videoları ile büyük ilgi toplayan Amerikalı Boston Dynamics’in geliştirdiği mobilitesi yüksek Spot isimli robotlarını inşaat sahasında görevlendirmeyi planlıyor.
6 aylık sürecek bir test projesinde görev alacak iki robot köpek, sürecin sonunda istenilen verimi sağlayabilirlerse satın alınarak gelecekteki inşaat projelerinin ayrılmaz bir parçası haline dönüştürülecekler.
Robot köpekler yüklendikleri 360 dereceli kameralar ile inşaat alanını gezerek günde 500 fotoğraf çekecek ve bunları gün sonunda otomatik olarak inşaat yönetimine gönderecek. Fotoğraflar, inşaatın ilerleme sürecini ve proje için belirlenen bütçenin aşılıp aşılmayacağını tespitte kullanılabilecek.
Pomerleau yetkilileri robotların inşaat alanında 3 temel göreve sahip olacaklarını belirtiyor. Bu görevlerin ilki sağlık ve güvenlik üzerine. Robotlar, insan için riskli olabilecek alanlara girerek, bu alanlarda ne yönde güçlendirilmesi gerektiği konusunda fikir verecek.
Spot’un görev alacağı bir diğer konu ise kalite. Projeyi görsel olarak gün be gün takip edecek robot, halihazırda bu konuda uzman ekibe yeni bir bakış açısı sağlayabilecek.
Robotun üçüncü ve son görevi ise değişim geçirmeye hazırlanan inşaat sektörüne fikir vermek. Bir diğer deyişle yetkililer Spot’u kullanırken inşaat sektörünün ihtiyaç duyduğu dijital değişime dair ipuçlarını bulmayı ve bunları öncü olarak uygulamayı planlıyor.
İnşaat sektörü teknolojinin kazandığı ivmeye aynı hızda tepki veremeyen ve bugün halen geleneksel çözüm yöntemlerinin gölgesinde yol alan bir iş alanı. Ancak yaşanan gelişmeler ışığında inşaat sektöründe kimi işlerin robotlara devredileceğini ve kim bilir hangi yeni unvanların doğacağını söyleyebiliriz.