Tesis güvenliğinde standartlar artık teknolojiyle belirleniyor. Her şeyin sensörlerle algılandığı ve ölçüldüğü bir dünyada tesisler de daha yüksek güvenlik standartlarına ve verimliliğe kavuşuyor.
Endüstriyel tesislerin nitelik ve kapsamları, zorlu güvenlik süreçlerini beraberinde getiriyor. Bu sınıftaki yapılar akla ilk olarak fabrika ve üretim tesislerini getirse de depolama, dağıtım, arıtma gibi farklı konularda hizmet veren tesislerin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerekiyor. Sensormatic, güvenlik teknolojileri alanındaki 25 yıllık tecrübesiyle tesis güvenliğinde standartları yükseltiyor. Her tesis özelinde yaptığı titiz ön hazırlık süreçleriyle, yapılar için özel projeler geliştiriyor.
Tesis güvenliğinde hizmet ya da üretim alanındaki niteliğin, markanın gücü ve menşei ile birlikte belirleyici bir role sahip olduğunu belirten Sensormatic CEO’su İsmail Uzelli, risk profilinin doğru belirlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Tesislerde risk profilini doğru belirlemek şart
Risk profili belirleme noktasında, firmaların kendilerine bazı temel sorular sorması gerektiğini belirten Uzelli, ilgili tesis ve yerleşkenin konumunun büyük önem taşıdığını söylüyor. Tesiste Ar-Ge çalışması gerektiren ve dolayısıyla sanayi casusluğuna konu olabilecek alanların, patlama ya da alev alma riski bulunan kimyasal madde alanlarının risk analizinde ele alınması gerektiğini ifade ediyor. Müşterilerini yüksek, orta ve düşük öncelikli risk grupları üzerinden değerlendiren Sensormatic, tesislere her seviyede kapsamlı güvenlik çözümleri sunuyor.
İdeal güvenlikte caydırıcılık başta geliyor
Tesis güvenliğinde caydırıcı önlemlerin kritik bir önemi bulunuyor. Şirketlerin tesis duvarına yaklaşan bir kişinin, civarda yaşayan sade bir vatandaş mı yoksa bomba patlatmaya gelen bir saldırgan mı olduğu sorusuna cevap vermeleri gerekiyor. Tesis çevresine yerleştirilen akıllı kameralar, sahip oldukları özel sensörler ile alandaki hareketleri otomatik olarak algılayıp, potansiyel tehlikeleri güvenlik biriminin ekranına gerçek zamanlı olarak aktarıyor. Böylece görüntüleri izleyen güvenlik hizmetlileri, kişinin oluşturduğu riske dair bir ön bilgiye sahip oluyor. Bu noktada uzaktan sesli anons sistemiyle şüpheliye sözlü bir uyarı yapılabiliyor. Bu anons, oraya kazara girmiş olan bir kişinin oradan hızla uzaklaşmasını sağlarken, kötü niyetli kişi ya da gruplara ise “Güvenlik güçlerinin sizden haberi var, müdahale etmeden burayı hemen terk edin.” uyarısını yapıyor.
Caydırıcılığın yalnızca kameralar ve anons sistemleriyle sağlanmadığını belirten Uzelli, ideal bir güvenlik örgüsünde tesisin risk profiline uygun olarak daha yüksek ve kalın duvarlar, giriş kontrollerinin sağlandığı bölgelerde üstün teknoloji içeren geçiş kontrol önlemleri, ek bariyerler, olası patlama risklerine karşı güçlendirilmiş iç duvarlar gibi önlemlerin de önlem listesine eklenebileceğini kaydediyor.
Organize sanayilerin güvenlik ihtiyaçları farklı
Günümüzde pek çok tesis bireysel yerleşkelerden çok, faaliyetlerini çeşitli organize sanayi bölgelerinde (OSB) sürdürüyor. Bu bölgeler, tesisin sahibi olan işletmeye enerji yönetimi, ulaşım ve güvenlik gibi ek olanaklar sunuyor. OSB yönetimlerinin sağladığı güvenlik önlemleri riskleri azaltıyor. Ancak uçtan uca korunma isteyen firmalar yine de kendi iç güvenlik ekipleriyle birlikte çalışıyor. İsmail Uzelli risk profillerinin organize sanayi bölgelerinde değişkenlik gösterdiğini belirtiyor. Uzelli’ye göre faaliyet alanları, OSB’lerin konumlandığı il ya da bölgeler, içeride uluslararası bir şirketin olup olmaması gibi konular, risk profillerinin yapısını tümüyle değiştiriyor.
Güvenlik sistemlerinde entegrasyonun önemi artıyor
Sistem entegrasyonunun tesis güvenliğinde hızla önem kazanan konulardan biri olduğunu belirten İsmail Uzelli, Sensormatic olarak gerçekleştirdikleri projelerde sistemleri birbirleriyle tam entegre çalışacak şekilde tasarlamaya özen gösterdiklerine dikkat çekiyor. Çevre güvenlik sistemleriyle algılanan bir risk sonrası, bölgedeki kameraların otomatik olarak riski oluşturan kişi ya da kişilere odaklanması, o alana yakınlaştırma yapılarak gerektiğinde otomatik olarak uyarı anonsu iletilmesi ancak entegrasyonla mümkün hale geliyor. Benzer entegrasyonlar geçiş kontrol sistemlerinde de kullanılabiliyor. Bu kapsamda olası bir yangın anında ilgili dedektörün devreye girmesi, sonrasında çıkış kapı ve turnikelerinin otomatik olarak açılarak asansörlerin kullanıma kapanması gibi süreçler de yine entegrasyonlar ile gerçekleşiyor. Üstelik tüm gelişmeler güvenlik görevlilerinin akıllı telefon ya da tabletlerine anlık olarak aktarılabiliyor.
Sensormatic olarak 25 yıldır pek çok farklı sektöre güvenlik teknolojileri sağladıklarını kaydeden Uzelli, elde ettikleri deneyimi insan, teknoloji ve bilgi faktörlerini ele alarak yeni projelere aktardıklarının altını çiziyor.
Tesis güvenliği kapsamlı bir bina yönetimi çözümüne dönüşüyor
Güvenlik teknolojileri üzerinden sağlanan entegrasyonun tesis güvenliğini de dönüştürdüğünü belirten Sensormatic CEO’su İsmail Uzelli, bu kapsamda sensörlerden gelen verilerle yönetilen, buradan sağlanan algılarla hareket edilen bir dönemde olduğumuzu belirtiyor. Entegrasyon sayesinde güvenlik sistemleri, şirketlerin aktif olarak kullandığı ERP gibi uygulamalarla bir arada çalışıyor. Geçiş kontrol sistemleri ve ERP arasında kurulan entegrasyon sayesinde, yeni çalışmaya başlayan bir personelin hangi yetkilere sahip olacağı ve hangi alanlara giriş yapıp yapamayacağı gibi konular problem olmaktan çıkıyor.
Aynı sistem, insan kaynakları birimlerine de büyük verimlilik sunuyor. Geçiş kontrol sistemleri sayesinde tesis içindeki ulaşım süreleri ölçümlenebiliyor, giriş çıkış saatleri ve çalışma süreleri ayrıntılı olarak görülebiliyor. Böylelikle fazla mesailer rahatlıkla tespit ediliyor. Verimliliğin her alanda olduğu gibi güvenlik için de geçerli olduğuna işaret eden İsmail Uzelli, tesis güvenliği çözümlerinin artık kapsamlı bir bina yönetimi çözümüne dönüştüğünü ifade ediyor. Tesis güvenliği 2019 yılında nesnelerin interneti uygulamalarının bir parçası haline geliyor. Bu yeni dönemde Sensormatic müşterilerine yalnızca güvenlik hizmeti sunmakla kalmıyor; çalışmalarıyla tesislerdeki verimi artırarak işleri otomatik hale getiriyor.